Glukoz, vücudun en temel enerji kaynaklarından biridir. Özellikle beyin, glukozu doğrudan kullanır ve alternatif enerji kaynaklarından faydalanamaz. Bu nedenle glukoz seviyesindeki ani düşüşler, sinir sistemi üzerinde ciddi etkiler yaratabilir.
Glukoz, vücudun enerji kaynaklarından biridir. Ancak ketojenik diyet gibi karbonhidratı ciddi ölçüde kısıtlayan beslenme şekillerinde, vücut enerji için keton cisimciklerini kullanmaya başlar. Bu, glukoz seviyeleri düşük seyretse bile enerji açığının oluşmaması anlamına gelir.
Ancak bazı bireylerde, özellikle geçiş dönemlerinde (keto-adaptasyon sürecinde), reaktif hipoglisemi yaşanabilir. Bu durum yanlış gıda seçimi, uzun süreli açlık ya da elektrolit dengesizlikleri ile tetiklenebilir.
Keto adaptasyon sürecinde kan şekeri regülasyonu oturmamış olabilir
Gereğinden fazla insülin salınımı (reaktif hipoglisemi)
Aşırı aralıklı oruç uygulamaları (özellikle 18 saat ve üzeri açlıklar)
Yetersiz protein veya yağ alımı
Elektrolit dengesizlikleri (özellikle sodyum, magnezyum, potasyum)
Yoğun egzersiz sonrası yetersiz beslenme
Karbonhidrat ağırlıklı beslenen bireylerdeki tipik "şeker düşmesi" semptomları, keto bireylerde farklılık gösterebilir:
Sersemlik hissi
Göz kararması veya odaklanmada zorluk
İç titremesi
Baş ağrısı
Hafif mide bulantısı
Anksiyete veya ruh hali değişimi
Not: Bazı belirtiler “keto flu” ile karışabilir; bu yüzden keton ölçümü ve kan şekeri ölçümü ile ayrım yapılması önerilir.
Ketojenik diyette şekerli meyve suyu veya ekmek gibi karbonhidratlarla müdahale etmek, diyeti bozar ve insülin dengesini sarsar. Bunun yerine:
1 yemek kaşığı hindistan cevizi yağı veya MCT yağı
1-2 tam ceviz veya 6-8 badem gibi sağlıklı yağ ve lif içeren atıştırmalıklar
Yarım avokado + zeytinyağı
Tuzlu kemik suyu veya sodyum destekli içecek (özellikle sabah saatlerinde faydalı olabilir)
1 tatlı kaşığı çözünebilir lif takviyesi (ör. psyllium husk) + 1 tatlı kaşığı hindistan cevizi yağı karıştırılabilir
Elektrolit destekleriyle birlikte MCT destekli bitki çayı veya süt alternatifi
Ciddi belirtilerde, bilinç kaybı riski varsa ketojenik prensiplerden bağımsız olarak glukoz takviyesi gerekebilir. Bu durumda tıbbi destek alınmalıdır.
Makro dağılımını doğru ayarla: Günlük yeterli miktarda yağ ve protein aldığından emin ol.
Açlık sürelerini aşırıya kaçırma: 16:8 gibi oruç protokolleri güvenli olabilir ama kişisel toleransa dikkat edilmeli.
Elektrolitlerini düzenli al: Magnezyum, potasyum, sodyum takviyeleri keto sürecinde kritik öneme sahiptir.
Düşük glisemik indeksli sebzelerle lif alımını sürdür: İnsülin dengesini doğal yolla korur.
Gün içindeki enerji seviyelerine göre yağ/protein ayarlaması yap.
Ürün | Açıklama |
---|---|
Hindistan Cevizi Yağı | Hızlı enerji sağlar, insülin salınımı yapmaz |
Kaya Tuzu veya Deniz Tuzu | Elektrolit dengesi için şarttır |
Avokado | Sağlıklı yağ + lif içerir |
Kemik Suyu | Hem kolajen hem elektrolit kaynağıdır |
Organik Elma Sirkesi (1 tatlı kaşığı) | Kan şekeri stabilitesine yardımcı olur (boş mideyle değil) |
MCT Yağı | Beyne keton sağlar, enerji dalgalanmasını engeller |
Volek, J. S., & Phinney, S. D. (2011). The Art and Science of Low Carbohydrate Living.
Feinman, R. D., et al. (2015). Dietary carbohydrate restriction as the first approach in diabetes management. Nutrition, 31(1), 1–13.
Mayo Clinic. (2023). Low blood sugar (hypoglycemia). www.mayoclinic.org
Westman, E. C., et al. (2008). Low-carbohydrate nutrition and metabolism. The American Journal of Clinical Nutrition, 86(2), 27